Cumhuriyetin 100’üncü yılına özel ‘Tarım, Gıda ve Medya’ panelinde konuşan Birleşmiş Milletler (BM) Gıda ve Tarım Örgütü (FAO)Türkiye Proje Koordinatörü ve İletişim Uzmanı Kıvanç Özcan, günümüzde tarım sistemlerinin maruz kaldığı tehditlere işaret ederek “Tarım-gıda sistemi tepeden tırnağa dönüşüm ihtiyacı içinde” dedi.
Cumhuriyetimizin 100’üncü yıldönümü vesilesiyle Yeditepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Tarım Ticareti ve İşletmeciliği Bölümü, BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Türkiye, Tarım Gazetecileri ve Yazarları Derneği (TAGYAD) ve Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) iş birliğiyle ‘Cumhuriyetimizin 100’üncü Yılında Atatürk Rönesansını Devam Ettirmek: Tarım, Gıda ve Medya’ başlıklı panel, Yeditepe Üniversitesi’nde düzenlendi. 16 Ekim Dünya Gıda Günü’nde gerçekleştirilen panelde, dünyada tarımla ilgili yaşanan sorunlar ile Türkiye ve dünyada tarımın gelişebilmesi için yapılması gerekenler anlatıldı.
Çok sayıda öğrencinin izleyici olarak katıldığı panelin açılış konuşmasını yapan Yeditepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl, “Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında, bu tür toplantılarda bir araya gelmek bize gurur veriyor. Hocalarımıza özellikle teşekkür ediyorum. Çünkü Türkiye’de ilk defa açılmış Tarım Ticareti ve İşletmeciliği Bölümünde, aslında çok daha ileri adımlar atarak dünyanın en büyük, en önemli sorunlarından bir tanesinin çözülmesi için bizi bir araya getiriyorlar” dedi.
‘YÜZYILIMIZIN YÜKSELEN DEĞERİ TARIM VE GIDA’
Yeditepe Üniversitesi Tarım Ticareti ve İşletmeciliği Bölümü Başkan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Derya Nil Budak’ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelin ilk oturumunda; ‘Yüzyılımızın Yükselen Değeri Tarım ve Gıda” konusu ele alınırken, ikinci oturumda ise ‘Medyada Tarım ve Gıda’ konusu masaya yatırıldı. Konuşmacılar arasında Yeditepe Üniversitesi Tarım Ticareti ve İşletmeciliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Metin Turan, FAO Türkiye Proje Koordinatörü ve İletişim Uzmanı Kıvanç Özcan, Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) ve Tarım Gazetecileri ve Yazarları Derneği (TAGYAD) Başkan Yardımcısı, Tarım Ekonomisti Dr. Erhan Ekmen, Tarım Gazetecileri ve Yazarları Derneği (TAGYAD) Yönetim Kurulu Üyesi, Ziraat Mühendisi ve Tarım Yazarı Mehmet Efe ile birlikte Tarım Gazetecileri ve Yazarları Derneği (TAGYAD) Üyesi ve Agro TV Haber Spikeri Taner Öztürk yer aldı.
“TARIM GIDA SİSTEMİMİZ İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN ETKİSİ ALTINDA”
BM Gıda ve Tarım Örgütü Türkiye Proje Koordinatörü ve İletişim Uzmanı Kıvanç Özcan, günümüzde tarım-gıda sistemlerinin maruz kaldığı tehditlere işaret ederek “Tarım-gıda sistemimiz, son yıllarda giderek artan bir şekilde iklim değişikliğinin etkisi altında. Buna ek olarak dünyanın farklı yerlerinde bugün de görmekte olduğumuz çatışmalar, gıda güvenliğini ve tedarik zincirlerini doğrudan etkiliyor. Ekonomik şoklar, Kovid-19 pandemisinden sonra yaşadığımız toparlanmanın bölgesel eşitsizlikler yaratarak gerçekleşmesi de tarım-gıda sistemlerini etkiliyor. Aynı zamanda iklim değişikliğiyle bağlantılı olarak aşırı hava olayları ya da iklim aşırılıkları dediğimiz olgu da, tarım-gıda sistemlerini tehdit ediyor. Son olarak hızlı nüfus artışı ve dengesiz kentleşme tarım ve gıda sahalarını tehdit etmekte” diye konuştu.
“DÖNÜŞÜM İÇİN İŞ BİRLİĞİ GEREKLİ”
“Tarım-gıda sistemi tepeden tırnağa dönüşüm ihtiyacı içinde” ifadelerini kullanan Özcan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu dönüşüm sadece hükümetlerin, bireylerin ya da uluslararası kuruluşların tek başlarına yapabilecekleri bir şey değil. Bundan hareketle alınabilecek en büyük önlemlerden birincisi iş birliği olmalı. İkincisi hükümetlerin tarıma yatırımlarını arttırmaları ve daha çok kırılgan nüfuslara, kırılgan gruplara odaklanmaları lazımdır. Bunlar kimdir? Kırsal kesimde yaşayan kadınlar, çocuklar, yerinden zorla edilen insanlar, dünyanın her tarafındaki mülteciler. Bu gruplara yönelik yatırımların arttırılması gerekir. ve özel sektörün de bu bağlamda, bu adımlara katılması gerekir.”
“BASIN FAALİYETLERİ İNSANLARI HAREKETE GEÇMEYE ÇAĞIRIYOR”
Tarım konusunda medya faaliyetlerinin de önemine işaret eden Özcan, “Basın faaliyetleri dünyadaki insanları, açlık ve gıda güvensizliği konularında harekete geçmeye çağırdığı için çok değerli ve anlamlı. Biz bu nedenle sadece 16 Ekim Dünya Gıda Günü’nü değil, bütün Ekim ayını çok yoğun bir şekilde etkinliklerle geçirerek bu mobilizasyonu sağlamaya çalışıyoruz” dedi.
“İKİNCİ YÜZYILDA DA TÜRKİYE’NİN BÜYÜMESİ TARIMLA OLABİLİR”
TAGYAD Yönetim Kurulu Üyesi, Ziraat Mühendisi, Tarım Yazarı Mehmet Efe de, tarımın Türkiye ve dünya için önemine işaret ederek “Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, 100 yıl önce bunun farkına vardı. Cumhuriyetin ilk yüzyılında Türkiye’yi, o yeni kurulan Cumhuriyeti kalkındırmanın tarımla olabileceğinin farkına varıp buna yönelik yatırımlar yaptı. Önümüzdeki 29 Ekim sonrasındaki ikinci yüzyılda da, Türkiye’nin kalkınması ve büyümesi ancak tarımla, tarıma dayalı sanayiyle olabilir” dedi.
“KÖYLER GIDAYLA İLGİLİ AR-GE MERKEZLERİDİR”
Gıda sisteminde bilgi aktarımının çok önemli olduğunu vurgulayan Efe, şunları kaydetti:
“Geçmişten bugüne, Göbeklitepe’den bu yana; ekmek yapmayı, peynir yapmayı, dokuma yapmayı iletişimle nesilden nesile aktarıyoruz. Gıda sisteminde iletişimin çok önemli olduğunu, nesilden nesile aktarırken toplumların bu bilgi birikimlerini daha da geliştirmeleri gerektiğini düşünüyorum. Bir toplumun kırsalı, köyü o toplumların gıdayla ilgili AR-GE merkezleridir. Çünkü biz peyniri, ekmeği yapmasını fabrikalarda öğrenmedik. Köydeki anneannelerimiz, babaannelerimizin yaptığı yöntemleri, ancak bilimsel temele oturtarak getirdiğimizde üniversitelerde öğretebiliyoruz. Bu kadim bilginin devam etmesi açısından da iletişimin önemli olduğunu düşünüyorum.”
Dr. Öğr. Üyesi Derya Nil Budak ise “Panelimizde, yüzyılımızın yükselen değeri tarım ve gıdayı ele aldık. Ayrıca medyada tarım ve gıda tartışmalarını konuştuk. Dünya Gıda Günü’nü ve Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını paydaşlarımızla birlikte kutladığımız panelin çok keyifli ve verimli geçtiğine inanıyoruz” şeklinde konuştu.